6 Mart 2017 Pazartesi

MUHTASAR VE HİZMET PRİM BEYANNAMESİ (MHPB)

MUHTASAR VE HİZMET PRİM BEYANNAMESİ (MHPB)


İşçi gelir vergisi, serbest meslek gelir vergisi, gayri menkul sermaye iradı (kira) gelir vergisi gibi yapılan ödemelerden kesilen gelir vergilerinin (stopaj) vergi dairesine beyan edildiği MUHTASAR BEYANNAME ile
Çalıştırılan işçilerin ücret ve günlerinin Sigorta ya bildirildiği SİGORTA BİLDİRGESİ ile bildirilmekte idi.

Ancak 01/01/2018 tarihinden itibaren,   bu iki bildirim tek bir beyanname de Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) ile vergi dairesine beyan edilecek.

A)     KONUYLA İLGİLİ ÖZELLİKLİ HUSUSLAR AŞAĞIDAKİ GİBİDİR.
-       Özel inşaat ve ihaleli işlerde çalıştırılan işçilerin tamamının işten çıkışı yapıldığı takdirde, o aya ait Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) ertesi ayı beklemeden o ay içinde verilebilecek. Bu özellikle ilişik kesme de ki sıkıntıları gidereceğini umuyorum.
-       Verilecek Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) ile hem vergi stopajları hem de sigorta primleri bildirileceğinden iki adet tahakkuk çıkacaktır.
-       Verilen Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) nde sigorta bildiriminde, destekleme primi (emekli), veya 4447 kapsamında, 6111 kapsamında çalışan bildirimi yapıldı ise yine bunlar için ayrı ayrı tahakkuk çıkartılacaktır.
-       Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) bildirimini meslek mensubu yapıyor ise 5510 kapsamındaki sigorta bildirimine ait tahakkuk iki adet çıkacak. (bunun nedenini tam anlayamamakla beraber, bir suretinin meslek mensubunda kalmasını sağlamak olabilir.)
-       On kişiden az çalışanı olan işyerleri işçilere ait gelir vergisi stopajlarını üç ayda bir beyan edip ödeyebiliyordu. Artık tek bir işçi çalıştırsa dahi işverenler aylık olarak Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) vermeleri gerekmektedir.
-       Ancak bu işverenler, serbest meslek stopajı, kira stopajı gibi stopajlarını yine üç aylık dönemlerde beyan edebilecekler. Yani işçilik stopajlarını her ay beyan edecekler ancak diğer stopajları üç ayda bir beyan edebilecekler.
-       Üç aydabir muhtasar beyanname veren mükellefler eğer işçi çalıştırmıyorlar ise yine üç ayda bir beyanname vermeye devam edecekler. Sadece verdikleri beyanname muhtasar beyanname değil Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) olacak.
-       Birden çok şubesi olan işyerlerinde Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) nin verileceği vergi dairesi, ücretin ödendiği yerdeki vergi dairesidir.
-       Yani tüm  şubelerin  ücreti merkezden ödeniyor ise, merkezin bağlı olduğu vergi dairesine beyan edilecek, eğer ücretler şubelerden ödeniyor ise, şubenin bağlı olduğu vergi dairesine Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) verilecek.
-       Bankalar tek bir Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) düzenleyerek, Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığına beyan edecekler.
-       Gelir vergisi stopajı yapmayan işverenler (örn. Apartman yönetimleri) de yine Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) düzenleyerek bağlı oldukları vergi dairelerine elektronik ortamda beyanda bulunacaklar.
-       Bu işverenlerin  Tebliğ ekindeki “Elektronik Ortamda Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi Gönderme Talep Formu”nu (Ek-1) doldurarak yetkili vergi dairesine müracaat etmeleri gerekmektedir.
-       Diğer işverenlerin, 340 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ekindeki Elektronik Beyanname Gönderme Talep Formunu, düzenleyerek vermeleri gerekmektedir.
-       Meslek mensuplarının 340 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ekinde yer alan Elektronik Beyanname Gönderme Aracılık Yetkisi Talep Formu”nu
-       basit usulde vergilendirilen mükelleflerin alış ve satışlarına ilişkin belgelerin kayıtlarını tutan meslek odalarının bu Tebliğ ekindeki “Basit Usulde Vergilendirilen Mükelleflerin Beyannamelerinin Elektronik Ortamda Gönderilmesine Aracılık Yetkisi Talep Formu”nu (Ek-2),
-       meslek odalarının ve birliklerinin bu Tebliğ ekindeki İşletme Hesabı Esasına Göre Defter Tutan Mükelleflerin Beyannamelerinin Elektronik Ortamda Gönderilmesine Aracılık Yetkisi Talep Formu”nu (Ek-3),
        doldurarak bağlı oldukları vergi dairesine müracaat etmeleri halinde 340 Sıra No.lu Vergi    Usul Kanunu Genel Tebliğinde belirtilen usul ve esaslar doğrultusunda kendilerine kullanıcı        kodu, parola ve şifre    verilecektir.
-       Aracılık yetkisi almış  meslek mensupları ile mükellefler arasında düzenlenmiş olan “Elektronik Beyanname Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesine/Elektronik Beyanname Aracılık Sözleşmesine ait bilgilerin meslek mensupları tarafından; meslek odaları ve birlikleri ile üyeleri arasında düzenlenmiş olan elektronik beyanname aracılık sözleşmesine ait bilgilerin ise meslek odaları ve birlikleri tarafından bu sözleşmelerin düzenlendiği tarihten itibaren en geç 30 gün içerisinde internet vergi dairesine (https://intvrg.gib.gov.tr/) bilgi girişinin yapılması gerekmektedir. Sözleşmelere ilişkin bilgi girişi yapılmaması durumunda Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin elektronik ortamda gönderilmesine izin verilmeyecektir.
-       Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) elektronik ortamda gönderildikten sonra, sistem tarafından ön kontrolden geçilirilecek.
-       Ön kontrolde hata tespit edilmesi durumunda, hatanın kaynağı beyannemeyi gönderene elektronik ortamda bildirilecek.
-       Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) nde hata olmasına rağmen hatalı olmayan diğer bildirimlere tahakkuk kesilebilecektir.
-       örneğin, verilen Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) nde, 5510 kapsamında verilen bildirimde sorun çıkmadığını, emeklilere ait verilen SGDP bildiriminde hata çıktığını varsayalım. SGDP ni düzeltmeden 5510 kapsamındaki bildirimi onaylayarak tahakkukunu alabiliriz. SGDP bildirimini daha sonra düzeltmeye kalktığımızda 5510 kapsamında daha önce onayladığımız bildirimle birlikte düzeltme yapmamız gerekmekte.
-       Bu düzeltmelerin Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) ni verme süresi olan ayın 23 ünü aşmaması gerektiğini unutmamak lazım. Süresinden sonra yapılan düzeltmeler, 5510 sayılı sigorta kanunun 103. Maddesi gereğince incelemeye alınacaktır.
-       Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) ne ceza kesilmesi gerektiğinde, stopajlara ait cezalar 213 sayılı Vergi Usul Kanunu gereğince, sigorta bildirimlerine ait ceza 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu gereğince ayrı ayrı kesilecektir.
-       Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB)nde yer alan sigorta bildirimlerinde yine “asıl-ek-iptal” seçeneklerinden uygun olanı seçilecektir.
-       Alt işverenler, Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MPHB) düzenlerken işyeri numarasına kendilerine ait “alt işveren kodunu” yazacaklar.
-       Sigorta bildirimleri, Sosyal Güvenlik Kurumuna değil de Maliye Bakanlığı na (Vergi Dairesine) yapılacağından dolayı vergi kimlik numaraları ile kurum işyeri sicil numaralarının eşleştirilmesi amacıyla bir defaya mahsus olmak üzere bu Tebliğ ekinde yer alan Vergi Kimlik Numarası ile Sosyal Güvenlik Kurumu İşyeri Sicil Numarasının Eşleştirilmesine İlişkin Bildirimi (Ek-8) elektronik ortamda gönderme zorunluluğu getirilmiştir Bu bildirimin 31/03/2017  tarihine kadar, (https://intvrg.gib.gov.tr/) elektronik ortamda gönderilmesi gerekmektedir.
B)EKLER
·         MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİ GENEL TEBLİĞİ EKLERİ http://www.gib.gov.tr/sites/default/files/fileadmin/user_upload/Tebligler/Gelir_Vergisi/1_serno_muhtasar_ek.pdf
·         340 NO VUK TEBLİĞİ; ELEKTRONİK BEYANNAME GÖNDERME TALEP FORMU EK:1 http://www.gib.gov.tr/fileadmin/user_upload/Tebligler/VergiUsul_Kanunu/340_serno_vukgenteb_ek1.htm
·         340 NO VUK TEBLİĞİ; ELEKTRONİK BEYANNAME  GÖNDERME ARACILIK YETKİSİ TALEP FORMU EK 2: http://www.gib.gov.tr/fileadmin/user_upload/Tebligler/VergiUsul_Kanunu/340_serno_vukgenteb_ek2.htm
·         340 NO VUK TEBLİĞİ; ELEKTRONİK BEYANNAME ARACILIK VE SORUMLULUK SÖZLEŞMESİ EK 3: http://www.gib.gov.tr/fileadmin/user_upload/Tebligler/VergiUsul_Kanunu/340_serno_vukgenteb_ek3.htm
·         340 NO VUK TEBLİĞİ; ELEKTRONİK BEYANNAME ARACILIK SÖZLEŞMESİ EK 4: http://www.gib.gov.tr/fileadmin/user_upload/Tebligler/VergiUsul_Kanunu/340_serno_vukgenteb_ek4.htm

C)HUKUKİ DAYANAK
                6728 Sayılı Kanun İle yapılan düzenleme sonrasında,
            193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu

             Muhtasar beyanname
            Madde 0098/A: Muhtasar ve prim hizmet beyannamesi
            (Madde 09.08.2016 tarih ve 29796 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6728 sayılı Kanun ile eklenmiştir.) Muhtasar ve prim hizmet beyannamesi, vergi kanunlarına göre verilmesi gereken muhtasar beyanname ile 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu uyarınca verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgesinin birleştirilerek, kesilen vergilerin matrahlarıyla birlikte sigortalının sigorta primleri ve kazançları toplamı ile prim ödeme gün sayılarının bildirilmesine mahsustur.
Muhtasar beyanname ile aylık prim ve hizmet belgesinin birleştirilerek verilmesi hususunda zorunluluk getirmeye veya kaldırmaya, kapsama girecekleri gruplar, sektörler, gayrisafi iş hasılatları, istihdam edilen işçi sayıları, gelir unsurları, il ve ilçe sınırları itibarıyla ayrı ayrı veya birlikte tespit etmeye, muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin şekil, içerik ve ekleri ile ilgili olduğu dönemi ve uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik  Bakanlığı müştereken yetkilidir.
Muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin verilmesinde bu Kanunun 98 inci maddesinde belirtilen yer ve süreler dikkate alınır. Maliye Bakanlığı; bölge, il, ilçe, mahal ve sektörlere göre yetkili vergi dairesini ve beyannamenin verilme zamanını belirlemeye yetkilidir.
Bu Kanunda ve diğer kanunlarda, muhtasar beyanname ile aylık prim ve hizmet belgesine yapılmış olan atıflar, bu iki belgenin tek bir beyanname olarak birleştirildiği durumlarda, muhtasar ve prim hizmet beyannamesine yapılmış sayılır.

- MUHTASAR VE HİZMET PRİM BEYANNAMESİ GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO:1)      

      5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu
           
            Madde 0086: Prim belgeleri ve işyeri kayıtları
            (13. Fıkra 09.08.2016 tarih ve 29796 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6728 Sayılı Kanun ile Eklenmiştir)Muhtasar beyanname ile bu Kanun uyarınca  verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgesinin birleştirilerek verilmesi durumunda beyannamenin; şekil, içerik, ekleri, ilgili olduğu dönem, verilme süresi ve diğer hususlar Bakanlık ile Maliye Bakanlığı tarafından çıkarılan müşterek tebliğ ile belirlenir. İşveren sigortalı çalıştırmadığı takdirde, bu hususu sigortalı çalıştırmaya son verdiği tarihten itibaren on beş gün içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdür.

06/03/2017
MUSTAFA TAN

SMMM

5 Mart 2017 Pazar

ŞUBAT AYI ÜCRET HESAPLAMASI

ŞUBAT AYI ÜCRETİ NASIL HESAPLANIR?
            Ücret, iş sözleşmesinin bir tarafında yer alan işçinin sunduğu emeği karşılığında işverenin en önemli borcudur. Bu sebeple hesabının iş mevzuatımıza uygun olarak yapılması ve ödenmesi gerekir. Ancak ücret ödeyen işverenler ve uygulayıcılar yanlış bilinen birçok nedenden kaynaklı tereddütler yaşamaktadır. Bu itibarla, yazımızda ücretin nasıl belirlenmesi ve ödenmesi gerektiği ile ilgili bilgiler vereceğiz.
            ÜCRET HESAPLAMA ŞEKLİ
            İşçi ücretlerinin hesaplanmasında ilk olarak belirlenmesi gereken, işçinin;
-          saatlik ücretli mi ,
-          günlük ücretli mi yoksa
-          aylık maktu/kesin ücretli mi çalıştığıdır.

            Kısaca bu ücret şekillerini açıklayacak olursak; saatlik ve günlük ücret, işçi ücreti biriminin saat ve gün olarak belirlendiği ücret türleridir. Aylık maktu ücret ise uygulamada sıkça karıştırılan bir ücret şeklidir. Genellikle beyaz yaka işçiye veya uygulama kolaylığı açısından özellikli sektörlerde uygulanır. Maktu kelime anlamı olarak “değeri önceden belirlenmiş, götürü, pazarlıksız” demektir.
            AYLIK ÜCRET NEDİR?
            Bura da önemli olan bir diğer husus da ayda bir ödenen ücret ile aylık ücretin birbirine karıştırılmasıdır. Ücretin ayda bir ödenmesi, ücretin “aylık ücret” olduğu anlamına gelmez. Burda “aylık ücret” den anlaşılması gereken, “maktu ücret” tir.
            Ücret temel olarak en geç ayda bir ödenir ve iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile ödeme süresi bir haftaya kadar indirilebilir. Dolayısıyla “günlük” çalışma üzerinden hesaplanan ücret aylık ödeneceği gibi, aylık maktu ücretle çalışan işçinin ücreti de hafta da bir ödenebilir.
            İşçinin aylık maktu ücretle çalışması 4857 sayılı İş Kanununun 49. Maddesinin son fıkrasında “Hasta, izinli veya sair sebeplerle mazeretli olduğu hallerde dahi aylığı tam olarak ödenen aylık ücretli işçilere…” denilerek ifade edildiği gibi bir aylık süre karşılığında her hâlükârda ücretinin tam ödenmesi anlamını taşımaktadır. Dolayısıyla, ücreti “aylık ücret” olarak ödenen  bir işçinin çalışmadığı günler için ücreti kesilemez. Yukarıda anlatılanları daha anlaşılır kılmak için örneklerle açıklayacak olursak;
            ÖRNEKLER
            2017/Şubat Ayı İçin:
-          İşçi A günlük ücretli ve 28 gün çalıştığı kabul edilirse alacağı ücret 28X59,25=1.659 TL
-       İşçi B günlük ücretli ve 27 gün çalıştığı kabul edilirse alacağı ücret 26X59,25=1.540 TL (Hafta tatili ücretine hak  kazanmadığı  varsayılmıştır)
-        İşçi C’nin ücret türünün maktu aylık ücretli, ücretinin de sözleşmesinde asgari ücret olarak belirlendiği 28 gün çalışması karşılığında  alacağı ücret 1777,5 TL ,
-         İşçi D’nin ücret türünün maktu aylık ücretli, ücretinin de sözleşmesinde asgari ücret olarak belirlendiği 27 gün çalışması karşılığında  alacağı ücret 1777,5 TL olacaktır.
            Görüleceği üzere yazımızın başında da belirtildiği  gibi Şubat ayı ücret ödemlerinde tereddüt yaşanmaması ve özellikle işçilerden  “benin ücretim neden asgari ücretin altında ödendi” serzenişleri ile karşı karşıya kalınmaması işyerimizde çalışan işçinin  ücret türünün belirlenmesi ve bunun üzerinden ödeme yapılması önem arz etmektedir.                    
                                                   01/02/2017                                                               
                                                                                                           
                                                                                              Bayram YILDIRIM
İş ve Sosyal Güvenlik Danışmanı

                                                                                                E. İş Müfettişi

4 Mart 2017 Cumartesi

E-FATURANIN, KAYITLI ELEKTRONİK POSTA (KEP) İLE İPTAL EDİLİP EDİLMEYECEĞİ

FİRMAYA GELEN (ALINAN) E- FATURANIN,
KAYITLI ELEKTRONİK POSTA (KEP) İLE
İPTAL EDİLİP EDİLMEYECEĞİ

           

            SORUN;

                E-fatura kullanıcısı firmanın, diğer bir e-fatura kullanıcısı firmaya kestiği (temel senaryolu)  e-faturaya;
                                I.            İtiraz edilip edilemeyeceği
                              II.            İtiraz edilebiliyorsa, ne sürede ve nasıl itiraz edilebileceği?

Bu çalışma, yukarıda bahsettiğim sorunların, TTK ve VUK yönünden incelenmesidir. Borçlar Kanunu yönünden inceleme eksiktir.

 

TESPİTLER;

-          Temel senaryoda adınıza kesilen e-fatura ret edilemez, kabul edilmek zorundadır. Yani kabul etmemek gibi bir seçenek söz konusu değil.
-          397 no lu VUK tebliğinde
3        Genel olarak E-fatura; Bu Tebliğde düzenlenen e-Fatura, yeni bir belge türü olmayıp, kağıt fatura ile aynı hukuki niteliklere sahiptir.”  
Denilerek, e-faturanın ayrı bir kategori de değerlendirilmemesini belirtmemektedir.
5        e-Fatura Düzenlenmesi ve İletilmesi: “mükelleflerin e-Fatura düzenlerken, bu Tebliğde belirtilmeyen hususlarda süreler başta olmak üzere Vergi Usul Kanunu ve ilgili diğer kanun ve düzenlemelerde yer alan usul ve esaslara uymak zorunda oldukları”
denilerek, E-fatura ile ilgili tebliğ ve yönetmeliklerde yer almayan süreler için VUK daki sürelerin geçerli olduğu belirtilmiştir.

-          6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun,
C) Tacir olmanın hükümleri
Madde 0018 : I - Genel olarak
     … … …
     (3) Tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbarlar veya ihtarlar noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılır.

-          Yine TTK nın
Madde 0021 : 3.Fatura ve teyit mektubu
           … … …
           (2) “Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır”. 
           Denilerek, faturalara sekiz (8) gün içinde itiraz edilmesi gerektiği ayrıca tacirler arasında kayıtlı elektronik posta (KEP) kullanılarak borçlanma veya itiraz ve ihbarlar yapılabileceği tacir olmanın hukuki sonucu olarak belirtilmiştir.
Sonuç olarak;
1-  Firmaya gelen E-fatura ister “Temel Fatura Senaryosunda” olsun, ister “Ticari Fatura Senaryosunda” olsun itiraz edilebilir.
2-      Bu itiraz için TTK daki 8 günlük süre ihlal edilmemeli
3-       Yine bu itiraz, Kayıtlı Elektronik Posta (KEP) ile yapılabilmektedir.

02/02/2017
MUSTAFA TAN

SM MALİ MÜŞAVİR